Almanca Dilbilgisi Özeti
Dr. Hüseyin Arak

1. Genus -Cinsiyet

2. Plural Form -Çoğul Biçimi

3. Artikel - Artikeller

4. Nominativ -Yalın Hal

5. Akkusativ -İsmin i-hali

6. Dativ - İsmin e-hali

7. Bestimmter Artikel und der-Wörter -Belirli Artikel ve der-kelimeleri

8. Unbestimmter Artikel und ein-Wörter -Belirsiz Artikel ve ein-kelimeleri

 

9. Alle Fälle- Tüm haller

10. Präsens von -sein - sein in şimdiki zaman çekimi

11. Präsens -Şimdiki Zaman

12. Perfekt

13. Modalverben - Tarz Fiiller

14. Adjektivendungen nach der-Wörter -Der-kelimelerinden sonra sıfat takıları

15. Wie verneint man mit -nicht -nicht ile nasıl olumsuzluk yapılır

16. Wörterstellung - Kelime dizilişi

17. WOHIN (Nereye) - WOHER (Nereden)

Tablolar:

1-Präpositionlar

2. Yön veren Präpositionlar

3. Şimdiki zaman çekiminde kökü değişen fiiller

4. Fiil Präpositon Birleşmeleri


1. Genus – Cinsiyet

İsimlerin cinsiyetini belirlemek için bazı küçük ipuçları:

Masculine - eril: günler, aylar, mevsimler, dağ adları (istisna: die Alpen), göller, -ich, -ig, -ling,-or, -el,-en -er takıları ile biten isimler.

Feminine - dişil: çiçekler, ağaçlar, -heit, -keit, -schaft, -tät, -ung, -in (sadece şahıslar), -ei, -ine,-ik, -ion (yabancı kelimeler: die Nation gibi), -en/n/-nen takıları ile biten isimler.

Neuter - neutral: şehir ve ülkeler (istisna: die Schweiz, die USA, v.s.), hotel, cafe ve tiyatro isimleri, -chen, -lein, -nis, -tum, -um, -ment takıları ile biten isimler.

 

2. Plural Form – Çoğul Biçimi

İsimlerin çoğulunu göstermek için Almancada beş takı durumu vardır:

- (değişiklik olmayanlar)

- e

- er

- (e)n

- s

İlk üç tipdeki bazı isimler çoğulda Umlaut (a -àae / ä) alabilir.  Tekil artikellerde Almancada üç grup vardır: der, die, das, fakat çoğulda ayrım yoktur ve tüm çoğul isimler Nominativ (yalın hal) ve Akkusativ (i-hali) halde belirli artikel die alırlar. Belirsiz artikel "ein" ‚in çoğul şekli yoktur. Ancak diğer "kein" (keine) gibi "ein"-kelimeleri,  mein, dein, ... gibi iyelik zamirleri (Possessivpronomen) de aynı şekilde ("meine, deine," vs.) biçiminde çoğul yapılabilir.

Yeni bir isim öğrenirken tekil ve çoğul hallerini mutlaka birlikte öğrenmek gerekir. İsimlerin çoğul hallerini tahmin etmek için tam ve kesin yollar yoktur, ancak aşağıdaki kurallar size yardımcı olacaktır.

Örnekler: Tip 1 (değişiklik olmayanlar): das Zimmer (die Zimmer), das Mädchen (die Mädchen)
Tip 1 (Umlaut alanlar): der Vater (die Väter), der Garten (die Gärten), der Bruder (die Brüder), die Mutter (die Mütter)

Tip 2 (-e): der Abend, der Monat, das Geräusch, das Telefon
Tip 2 (Umlaut alanlar): der Fuß (die Füße), der Stuhl, der Sohn, die Wand, die Hand

Tip 3 (-er): das Kind (die Kinder)
Tip 3 (Umlaut alanlar): der Mann (die Männer), das Wort, das Buch, das Haus

Tip 4 (-en/n/nen)
-en: der Professor (die Professoren), die Tür, die Uhr, das Bett.

-n: a) Tekilde sesli harfle biten isimler (çoğunlukla  -e): die Adresse, die Straße, die Woche

      b) Tekilde sessiz harfle biten isimler (çoğunlukla  -r): die Nummer (die Nummern)

-n: N- isimleri: tüm isim hallerinde -n veya -en ile biten Maskulin-eril isimler (Nominativ Singular hariç: der Student -en, (den Studenten, dem Studenten, die Studenten), der Mensch-en, -en, der Junge-n,-n, der Nachbar-n,-n

-nen: Maskulin’den üretilen ve tekil halleri –in ile biten isimlerde kullanılır: die Studentin (die Studentinnen), die Amerikanerin, die Professorin.

Tip 5 (-s): yabancı isimler: das Auto, das Radio

 

3. Artikel – Artikeller

Almancada dilbilgisel cinsiyetin tanımlanması farklı biçimlerde şekillenmektedir. Dilbilgisel cinsiyeti tanımlamak doğal cinsiyeti tanımlamak kadar kolay değildir. Erkekler için çoğunlukla Maskulin olan Belirli Artikel der ’dir. Dişiler için çoğunlukla Feminin olan Belirli Artikel die’dir. Eşyalar daima Neutral değildir. Bazıları Maskulin, bazıları Feminin, ve bazıları Neutral olan Belirli Artikel das.

BESTIMMTER ARTIKEL – BELİRLİ ARTIKELLER

 

MASKULIN

NEUTRAL

FEMININ

PLURAL

der

das

die

die

 

UNBESTIMMTER ARTIKEL - BELİRSİZ ARTIKELLER

 

MASKULIN

NEUTRAL

FEMININ

PLURAL

ein

ein

eine

keine

 


4. Nominativ – Yalın Hal

Bir cümlenin öznesi (kim/ne ) yalın (Nominativ) haldedir. O çok çalışıyor. Bir cümlenin öznesini bulabilmek için KİM? (NE) sorularını sormak gerekir.

Bu durumda 'Kim (veya Ne)' çok çalışıyor?  diye sorulur.      Cevap: O.


Özne nedir (= Nominativ, i-hali) Şu cümlelerde?

Benim kardeşim pastırma yemektedir. Kim veya ne pastırma yemektedir? Benim kardeşim.

Benim oğlum Ahmet Yasin oynamayı sever.  Kim veya ne oynamayı sever? Benim oğlum Ahmet Yasin.

Bu otomobil çok pahalı. Kim veya ne çok pahalı? Bu otomobil.

 

Şimdi Almanca!

Die Frau geht nach Deutschland.     'Wer oder was' geht nach Deutschland? Die Frau.

Das Kind spielt.                             'Wer oder was' spielt? Das Kind.

Der Computer ist sehr teuer.          'Wer oder was' ist sehr teuer? Der Computer.

5. Akkusativ – İsmin i-hali

Bu cümleler tam mı?
 
Claudia sahip
O seviyor
O satın alıyor
 
Hayır, burada belirli nesne eksik. 

Sind diese Sätze komplett?
 
Claudia hat
Sie liebt
Sie kauft
 
Nein, hier fehlt das direkte Objekt. 

Claudia bir kediye sahip.
O kediyi seviyor.
O bir kuş satın alıyor.

Claudia hat eine Katze.
Sie liebt die Katze.
Sie kauft einen Vogel.

Türkçe’de olduğu gibi Almanca’da da farklı isim halleri vardır.
 

Türkçe’de özne ve nesne

Kadın burada mı?

O burada mı?

Sen kadını görebiliyor musun?

Sen onu görebiliyor musun?

 

 

Adam burada mı?

O burada mı?

Sen adamı görebiliyor musun?

Sen onu görebiliyor musun?

Özne (yalın) ile nesne (i-hali) arasındaki fark Türkçe’de isimlerde takılarla görülebilirken, şahıs zamiri durumunda cinsler arsındaki farklılık anlaşılamamaktadır. Buna karşın Almanca’da ise hem şahıs zamirinin hemde Akkusativ (i-hali) açıkça anlaşılmaktadır.
 

 

Maskulin

Neutral

Feminin

Plural

Nominativ

ein/der Hund

ein/das Tier

eine/die Katze

viele Tiere

Akkusativ

einen/den Hund

ein/das Tier

eine/die Katze

die Tiere

Feminin, Neutral ve çoğul isimlerin Artikelleri Nominativ (yalın) ve Akkusativ (i-hali) halde aynıdır. 

 

Türkçe yalın ve i-halde zamirler:

Subjekt-Özne

ben

sen

o

o

o

biz

siz

onlar

KİM?

Objekt-Nesne

beni

seni

onu

onu

onu

bizi

sizi

onları

KİMİ?

   

6. Dativ - İsmin e-hali

Dativ (e-hali) dolaylı nesnedir ve Wem-Kime sorusuna cevap verir.

Ben kardeşime yeni bir bisiklet veriyorum.         Ich gebe meinem Bruder ein neues Fahrrad.

Ben anneme çicek veriyorum.                            Ich gebe meiner Mutter Blumen.

7. Bestimmter Artikel und der-Wörter – Belirli Artikel ve der-kelimeleri

Belirli Artikel - Bestimmter Artikel

Eğer belirli kişi, hayvan, yer, olay, şey veya fikir hakkında konuşursanız belirli Artikeller kullanılır. Almanca’da ismin Artikeli ismin cinsiyeti, sayısı (tekil-çoğul), isim hali (Nominativ, Akkusativ, ..) ile uyum göstermelidir. Aşağıda gördüğünüz gibi çoğullar daima "die" almaktadır.

 

 

Maskulin

Neutral

Feminin

Plural

Nominativ

der

das

die

die

Akkusativ

den

das

die

die

Beispiel / örnek: Die Frau kauft den Computer.

 

der-Wörter / der-kelimeleri:

Dieser (bu=this one), jeder (her=every one), welcher (hangi=which one) çoğunlukla belirli artikel ile aynı takıyı alırlar ve daha önca belirtildiği gibi bunlara der-kelimeleri denir.

 

Maskulin

Neutral

Feminin

Plural

Nominativ

dieser
jeder
welcher

dieses
jedes
welches

diese
jede
welche

diese
jede
welche

Akkusativ

diesen
jeden
welchen

dieses
jedes
welches

diese
jede
welche

diese
jede
welche

 

Beispiel / Örnek: Diese Frau kauft diesen Computer.

8. Unbestimmter Artikel und ein-Wörter – Belirsiz Artikel ve ein-kelimeleri

Belirsiz Artikel - Unbestimmter Artikel

Eğer belirsiz kişi, hayvan, yer, olay, şey veya fikir hakkında konuşursanız belirsiz artikeller kullanılır.

Almanca’da ismin belirsiz artikeli de ismin cinsiyeti, sayısı (tekil-çoğul), isim hali (Nominativ, Akkusativ, ..) ile uyum göstermelidir. Aşağıda gördüğünüz gibi üç durumda ein aynı kalmakta takı almamakdadır.

İngilizce’den bildiğimiz a/an yerine Almanca’da ein kullanılır. Ein’in Negatif şekli kein (değil=not a, not (any), no) biçimindedir. Kein çoğulda sadece olumsuz olarak kullanılabilir. Akkusativ halde –e alır, keine.

 

 

Maskulin

Neutral

Feminin

Plural

Nominativ

ein

ein

eine

keine/meine

Akkusativ

einen

ein

eine

keine/meine

Zum Beispiel / Örneğin: Eine Frau kauft keinen Computer.

  

ein-Wörter /  ein-kelimeleri

Ein ve kein ein-kelimeleridir. İyelik zamirleri (Possesivpronomen) de ein-kelimesidir ve tıpkı belirsiz artikel ein ve kein gibi kelimelerdir ve aynı takıları alırlar.

Örneğin, mein (benim)

 

Maskulin

Neutral

Feminin

Plural

Nominativ

(k)ein
mein...

(k) ein
mein...

(k) eine
meine...

keine
meine...

Akkusativ

(k) einen
meinen...

(k) ein
mein...

(k) eine
meine...

keine
meine...


Diğer iyelik zamirleri için aynı kurallar geçerlidir: dein (senin=your), sein (onun=his / its), ihr (onun=her), unser (bizim=our), euer (sizin=your, çoğul), ihr (onların=their), Ihr (sizin (tekil-çoğul nazikçe)=your).

Tüm iyelik zamirleri ein-kelimesidir ve bundan dolayı ein-kelimesi takısı alırlar.

 SEIN kelimesinin iyelik zamiri olarak maskulinler için (der-artikelli kelimeler) "onun" ve neutrumlar için (das-artikelli kelimeler) "onun" anlamına geldiğini, ihr’in de femininler için (die-artikelli kelimeler) "onun" ve ayrıca 2. çoğul zamirin iyelik hali olan "onların" anlamına geldiğini unutmayınız !!!!!???????

  9. Alle Fälle- Tüm Haller

NOMINATIV, AKKUSATIV, DATIV, GENITIV


Belirli Artikeler:

 

Maskulin

Neutrum

Feminin

Plural

Nominativ

der

das

die

die

Akkusativ

den

das

die

die

Dativ

dem

dem

der

den +-n

Genitiv

des

des

der

der

 

Die Frau kauft den Computer.
Die Frau kauft dem Kind den Computer.

 

der-Wörter:

 

Maskulin

Neutrum

Feminin

Plural

Nominativ

dieser
jeder
welcher

dieses
jedes
welches

diese
jede
welche

diese
jede
welche

Akkusativ

diesen
jeden
welchen

dieses
jedes
welches

diese
jede
welche

diese
jede
welche

Dativ

diesem
jedem
welchem

diesem
jedem
welchem

dieser
jeder
welcher

diesen
jeden
welchen +-n

Genitiv

dieses
jedes
welches

dieses
jedes
welches

dieser
jeder
welcher

dieser
jeder
welcher

  Diese Frau kauft diesen Computer.
Diese Frau kauft diesem Kind diesen Computer.

 10. Präsens von „sein“- sein’in Şimdiki Zaman çekimi

ich bin

 

wir sind

 

du bist

 

ihr seid

 

er/es/sie ist

 

sie sind

 

Sie sind - Siz (formal)

 

"sein" fiilini çekerek yerleştiriniz.

Die Studentin / sie

  aus Kanada.

Der Student / er

  aus den USA.

Meine Freunde / sie

  aus der Schweiz.

Thomas und Irene / sie

  aus Österreich.

Amanda und ich / wir

  aus Mexiko.

Herr und Frau Müller / sie

  aus Deutschland.

Das Kind / es

  aus China.

 

11. Präsens – Şimdiki Zaman

Almanca’da fiilin mastar hali -en, nadiren de -n; taılarından oluşmaktadır: lernen, spielen, tun. Şimdiki zamanın tüm şekillerinde takı vardır. Fiil kökü değişmez, ancak çekim eki değişir:

Singular:

Plural:

ich lerne

wir lernen

du lernst

ihr lernt

er/es/sie lernt

sie lernen

Sie lernen

 

Çoğul 1. ve 3. şahıs çekimi daima fiilin mastar haline eşittir; wir lernen, sie lernen-wir tun, sie tun, Sie tun.Eğer fiil kökü d ( "finden" gibi) veya t ( "arbeiten" gibi), veya gn ("regnen" gibi) ile biterse, o zaman çekim eklerin st ve t’den önce kaynaştırma e takısı gelir.

Singular:

Plural:

ich finde

wir finden

du findest

ihr findet

er/es/sie findet

sie finden

Sie finden

 

Singular:

Plural:

ich arbeite

wir arbeiten

du arbeitest

ihr arbeitet

er/es/sie arbeitet

sie arbeiten

Sie arbeiten

  Eğer kök s, z, veya ss o zaman 2. tekil şahısda st olmaz ve t :

Singular:

Plural:

ich heisse

wir heissen

du heisst

ihr heisst

er/es/sie heisst

sie heissen

Sie heissen

  12. Perfekt

'haben' ve 'sein' fiillerinden birir ve esas fiilin üçüncü halinden yapılan bir geçmiş zamandır.

Ich habe gespielt.
Du
hast getanzt.
Sie
hat gekauft.

Wir haben gespielt.
Ihr
habt gespielt.
Sie
haben gespielt.

Sie haben gespielt.

 Hareketli fiillerde : “sein”

Ich bin gegangen.
Du
bist gefahren.
Sie
ist geblieben.

Wir sind gewachsen.
Ihr
seid gefahren.
Sie
sind gegangen.

Sie sind geblieben.

 

Düzenli ve zayıf fiillerde fiilin üçüncü hali:        ge- kök -t   örnek: gespielt; getanzt, gemacht; gekauft

-ieren ile biten fiillerin köküne –t eklenerek yapılır: örnek: diskutieren> diskutiert;studieren --> studiert

Ich habe Deutsch studiert.          Wir haben lang diskutiert.

Kuvvetli fiillerde fiilin üçüncü hali şu şekildedir:  ge - kök -en           örnek: gefahren; gekommen

"en" takısı mastar haliyle aynı olduğundan, mastarın başına sadece ge- eklemeniz  yeterlidir.

13. Modalverben – Tarz Fiiller

Modal fiiller esas fiilin anlamında değişiklik yapar. Onlar, yetenek (können-ability), zorunluluk (müssen-necessity), izin (dürfen-permission), hoşa gitme (mögen-liking / fondness), istek (wollen-desire), dıştan gelen zorunluluk (sollen-obligation) durumlarını ifade etmeye yarar. Şimdiki zamanda modal fiiller:

 

können

 

 

müssen

 

 

wollen

ich

kann

 

ich

muss

 

ich

will

du

kannst

 

du

musst

 

du

willst

er/es/sie

kann

 

er/es/sie

muss

 

er/es/sie

will

 

 

 

 

 

 

 

 

wir

können

 

wir

müssen

 

wir

wollen

ihr

könnt

 

ihr

müsst

 

ihr

wollt

sie/Sie

können

 

sie/Sie

müssen

 

sie/Sie

wollen

 

 

dürfen

 

 

sollen

 

 

mögen

ich

darf

 

ich

soll

 

ich

mag

du

darfst

 

du

sollst

 

du

magst

er/es/sie

darf

 

er/es/sie

soll

 

er/es/sie

soll

 

 

 

 

 

 

 

 

wir

dürfen

 

wir

sollen

 

wir

mögen

ihr

dürft

 

ihr

sollt

 

ihr

mögt

sie/Sie

dürfen

 

sie/Sie

sollen

 

sie/Sie

mögen

En önemli kurallar şunlardır: Sadece sollen’in kökü çekimde değişmez.

1. Cümlede modal fiil bulunduğunda esas fiil mastar olarak en sonda bulunur.

Er muss Klavier spielen. Ich will eine Weltreise machen. Du sollst nach Hause fahren.

Können modal fiili bir istisnadır ve dille ilgili kullanıldığında esas fiil olmadan kullanılabilir.
Ich kann Deutsch. Sie kann Englisch. -- 'sprechen' fiili modalın içinde gizlidir.

2. Modalları kökü "sollen" hariç tüm tekillerde değişir.
Ich will Klavier spielen. Ich darf Kaffee trinken.

3. Modallar 1. ve.3. tekil (ich- ve er/es/sie) şahıslarında takı almazlar.
Ich will Gitarre lernen. Er kann Spanisch. Sie soll Japanisch lernen.

mögen - möchten

"Mögen" birini veya birşeyi sevdiğini ifade etmek için kullanılır.

"Möchten"  birşeyi istediğini nazikçe ifade etmek için kullanılır. (Ich will’den haha nazik bir ifade.)

 

14. Adjektivendungen nach der-Wörter– Der-kelimelerinden sonra sıfat takıları

 

Maskulin

Neutral

Feminin

Plural

Nominativ

alte

alte

alte

alten

Akkusativ

alten

alte

alte

alten

Dativ

alten

alten

alten

alten

Genitiv

alten

alten

alten

alten

  Die alte Frau kauft den alten Computer.
Die alte Frau schenkt dem kleinen Kind den alten Computer.
Der alte Computer der alten Frau ist kaputt...

  Ein-kelimelerinden sonra sıfat takıları

 

Maskulin

Neutral

Feminin

Plural

Nominativ

alter

altes

alte

alten

Akkusativ

alten

altes

alte

alten

Dativ

alten

alten

alten

alten

Genitiv

alten

alten

alten

alten

Eine alte Frau kauft einen alten Computer...

der- veya ein-kelimesini takip etmeyen kelimeler der-kelimelerinin takılarını alırlar (istisna: Tekil Genitiv Maskulin ve Neutrum).

 

Maskulin

Neutral

Feminin

Plural

Nominativ

guter

gutes

gute

gute

Akkusativ

guten

gutes

gute

gute

Dativ

gutem

gutem

guter

guten

Genitiv

guten

guten

guter

guter

Guter Wein und gutes Bier sind sehr teuer...

   

15. Wie verneint man mit „nicht“ – „nicht“ ile nasıl olumsuzluk yapılır

Almanlar evet / hayır sorularına cevap vermek için nein kullanırlar. Almanlar birşeyin öyle olmadığına cevap vermek için nicht kullanırlar. Nicht’in cümledeki konumu farklılık gösterir.

1. Bir yerden önce nicht, orada olmadığını vurgular.

 

1. Nein, ich bin nicht aus Augsburg.

- Hayır, ben Augsburg’dan değilim.

2. Nein, Peter ist nicht im Büro.

- Hayır, Peter büroda değil.

3. Nein, Susi ist nicht hier.

- Hayır, Susi burada değil.

4. Nein, wir fliegen nicht nach Hawaii.

- Hayır, biz Havai’ye uçmuyoruz.

 

2. Olumsuzlanmak istenen özel kelimelerden önce nicht:

Das Bier ist nicht gut.

- Bira iyi değil.

Ich heiße nicht Martin!

- Benim adım Martin değil.

Das Wetter ist nicht schön!

- Hava güzel değil.

Der Pullover ist nicht rot.

- Kazak kırmızı değil.

 

16. Wörterstellung - Kelime dizilişi

Basit Cümle:

Almanca’da yüklem daima  2. sıradadır.

Not edin: 'ja', 'nein', 'und', 'aber', 'oder', 'denn' ve 'sondern' cümlenin elemanı sayılmaz ve bu nedenle yer tutmazlar, cümle dizilişini etkilemezler.

Sorularda:

Evet (ja) veya hayır (nein ile yanıtlanabilecek sorular fiil (yüklem) ile başlar:

Bir bilgi içeren ve evet-hayır ile yanıtlanamayan sorular Interrogativ (wann, warum, was, wer, wie, wieviel, wie viele, wo, woher, wohin) soru kelimelerinden biriyle başlar ve bundan sonra hemen fiil gelir:

Zaman ve Yer - Zeit und Ort

Eğer cümle zaman ve yerle ilgili ifade içeriyor ise, daima önce zaman gelir:


17. WOHIN (Nereye) - WOHER (Nereden) 1-Präpositionen

               W O H I N ?

 

W O H E R ?

Wohin rennt der Hase? 

Tavşan nereye koşuyor?                                                   

 

Woher kommt der Hase?
 Tavşan nereden geliyor?                                                   

 

Dativ

 

 

 

aus

(ülke, şehir) -den, -dan - out of, from

 

 

außer

dışında, haricinde - except, besides

 

 

bei

yanında - at, near, at someone's place

 

 

mit

birlikte, beraber - with, by

 

 

nach

(ülke, şehir) e, a - after, to, according to

 

 

seit

den, dan beri -since, for

 

 

von

(kişi, bina, kurum) den, dan - from, of, by

 

 

zu

(kişi, bina, kurum) e, a - to, toward

 

 

Akkusativ

 

 

 

durch

içinden, arasından - through, by

 

 

für

için - for, by

 

 

gegen

karşı - against, about

 

 

ohne

-sız, -siz - without

 

 

um

çevresinde, etrafında - around

 

 

Dativ ya da Akkusativ

Değişken olan Präpositionlar (Wechselpräpositionen)

an

bitişik - on (dikey-vertikal), by, at the edge of

auf

üstünde (bitişik) - on (yatay-horizontal)

hinter

arkasında - behind

in

içinde - in, into, to

neben

yanında - next to, beside

über

üzerinde - above, over, across

unter

altında - under

vor

önünde - in front of, before

zwischen

arasında - between

 

2. Yön veren Präpositionlar

nach: (şehirlere, bölgeler, ülkelere, kıtalara- eğer önünde artikel yok ise)

nach Frankfurt

Frankfurt’a - to Frankfurt

nach Kanada

Kanada’ya - to Canada

nach Vancouver

Vancouver’e - to Vancouver

nach Deutschland

Almanya’ya - to Germany

nach Hause

eve - (to go) home

 

in: (bir yere, binaya, feminin ve çoğul ülkeler):

in die Stadt

şehire - to town, downtown

in die Vorlesung

derse - to the lecture

in die Deutschstunde

Almanca dersine - to the German class

ins Kino

sinemaya - to the movies

in die Schule

okula - to school

in die USA

ABD’ye - to the United States

 

Idiomatik kullanım

 

auf die Bank/ zur Bank

bankaya - to the bank

aufs Postamt/ zum Postamt

postanaye - to the post office

zum Bahnhof

istasyona - to the railway station

auf eine Party/ zu einer Party

partiye - to a party

ans Fenster/ zum Fenster

pencereye - to the window

an die Tür/ zur Tür

kapıya - to the door

an den Strand/ zum Strand

sahile - to the beach

 

zu: (kişinin evi veya işi, yer veya başka şehir, bölge, ülkeler

zum Arzt

doktora - to the doctor

zu Hertie

Herti’ye - to Hertie's

zur Bushaltestelle

otobüs durağına - to the bus stop

zum Beispiel

örneğin - for example

zu dritt/zu viert usw.

üçlü, dörtlü - in threes, in fours, etc.

zu Hause

evde - at home

zu Ende

son - over (at an end)

zu Fuß

yürüyerek - on foot

zum Geburtstag

yaş gününe - for one's birthday

zu Weihnachten/Ostern

Noel’e - for/at Christmas/Easter

zu Ihnen/dir

size, sana (yer olarak)- (to go) to your place

zum Frühstück

kahvaltıya - for/at breakfast

zum Essen/Schreiben

yemeğe, yazmağa - for eating/writing

ab und zu

ara sıra - now and then

zum Wohl!

sağlığına - (Here's) to your health!

 

auf: (resmi binalar, bürolar, parti-kutlama, düğün, vs.)

auf die Bank

bankaya - to the bank

auf die Post

postaneye - to the post office

auf eine Hochzeit

bir düğüne - to a wedding

aufs Land

kırsala, köye - to the country

auf eine Party

partiye - to a party

auf den Markt(platz)

pazar meydanına - to the town market

 

an: köşesine - (to the edge of)

 

Wir gehen ans Fenster

pencereye - to the window

an die Tafel

tahtaya - to the blackboard

an den Tisch

masanın üstüne - to the table

   

3. Verben mit Stammvokaländerung im Präsens –Şimdiki zaman çekiminde kökü değişen fiiller

i -> ei

e -> i

wissen (weiß)

 

 

 

essen (isst)
fressen (frisst)
geben (gibt)
nehmen (nimmt)
sprechen (spricht)
sterben (stirbt)
vergessen (vergisst)
werden (wird)

 

 

e -> ie

 

 

a -> ä / au ->äu

fern*sehen (sieht fern)
lesen (liest)
sehen (sieht)










anfangen (fängt an)
backen (bäckt)
ein*laden (lädt ein)
fahren (fährt)
fallen (fällt)
fangen (fängt)
halten (hält)
laden (lädt)
lassen (lässt)
laufen (läuft)
saufen (säuft)
schlafen (schläft)
tragen (trägt)
waschen (wäscht)

 

4. Verb-Präposition Kombinationen – Fiil Präpositon Birleşmeleri

Angst haben vor (+dat.)

birşeyden korkmak                         - to be afraid of

antworten auf (+acc.)

birşeye cevap vermek                      - to answer

arbeiten an (+dat.)

birşey üzerinde çalışmak                  - to work on

sich ärgern über (+acc.)

birşeye kızmak                                - to be annoyed with

bestehen aus (+dat.)

birşeyden meydana gelmek               - to consist of

bitten um (+acc.)

birşey için rica etmek                        - to ask for

danken für (+acc.)

birşeye teşekkür etmek                      - to thank for

denken an (+acc.)

birşeyi düşünmek                               - to think of/about

einladen zu (+dat.)

birşeye davet etmek                           - to invite to

sich erinnern an (+acc.)

birşeyi hatırlamak                              - to remember

erzählen von (+dat.)

birşeyden anlatmak                            - to tell about

sich freuen auf (+acc.)

olacak birşeye sevinmek                     - to look forward to

sich freuen über (+acc.)

olmuş birşeye sevinmek                     -to be happy about; pleased with

gehören zu (+dat.)

birşeye ait olmak                                - to be among

glauben an (+acc.)

birşeye inanmak                                  -to believe in

sich interessieren für (+acc.)

birşeye ilgi duymak                              -to be interested in

sich kümmern um (+acc.)

birşeye dikkat etmek, alakadar olmak     -to look after

lachen über (+acc.)

birşeye gülmek                                      -to laugh at/about

sprechen von (+dat.)

birşey hakkında konuşmak                     -to talk about

teilnehmen an (+acc.)

birşeye katılmak                                    -to participate in

sich verlieben in (+acc.)

birine aşık olmak                                    -to fall in love with

warten auf (+acc.)

birşeyi, birini beklemek                           -to wait for

wissen von (dat.)

birşeyi bilmek                                         -to know about